Şu kullanıcı olarak giriş yapıldı:
filler@godaddy.com
Şu kullanıcı olarak giriş yapıldı:
filler@godaddy.com
Depresyon Nedir?
Depresyon, sürekli üzüntü hali, ilgi kaybı ve günlük aktivitelerden keyif alamama gibi belirtilerle ortaya çıkan bir duygu durum bozukluğudur. Depresyon, bireyin düşüncelerini, duygularını ve davranışlarını olumsuz etkileyerek çeşitli fiziksel ve psikolojik sorunlara yol açabilmektedir. Depresyon belirtileri arasında sürekli olarak kendini yorgun hissetme, umutsuzluk hissi, uyku düzeninde bozukluklar, iştah kaybı veya artışı, odaklanma zorluğu, kendini değersiz hissetme ve intihar düşünceleri yer aldığı ifade edilebilmektedir. Depresyon, fiziksel belirtiler de gösterebilir, örneğin sürekli baş ağrıları, sindirim sorunları veya kronik ağrılar vs. Psikiyatrik ve ruhsal değerlendirmelerle teşhis edilmektedir. Tedavi genellikle antidepresan ilaçlar ve psikoterapi kombinasyonuyla yapılır. Tedavi edilmezse, depresyonun bireyin yaşam kalitesini ciddi şekilde bozabileceği ve daha ağır psikolojik sorunlara yol açabileceği gözden kaçırılmamalıdır.
Depresyon Belirtileri Nelerdir ?
Depresyon, farklı şekillerde ortaya çıkan ve bireyin hem duygusal hem de fiziksel sağlığını etkileyen bir durumdur. Depresyon belirtileri, şiddetine ve kişiye göre değişiklik gösterebilir. Depresyonun en sık gözlemlenen belirtileri aşağıdaki gibidir.
Çocuklarda ve Gençlerde Depresyon Belirtileri
İleri Yaşta Depresyon Belirtileri
Depresyon Türleri Nelerdir?
Depresyon türleri, kişide oluşma faktörüne bağlı olarak değişiklik gösterir.
Depresyon türleri şu şekilde sıralanır:
1.Klinik depresyon (majör depresif bozukluk)
Majör depresyon ya da klinik depresyon, iki hafta süresince üzgün, keyifsiz ya da değersiz hissedildiği durumlarda ortaya çıkan ve uyku sorunlarına, iştah bozukluğu, aktivitelere ilgi kaybına neden olan depresyon türüdür.
Bu depresyon türü en şiddetli türüdür ve en yaygın biçimlerden biridir.
2. Kalıcı depresif bozukluk (KDB)
Kalıcı ya da kronik depresif bozukluk, en az iki yıl süren hafif ya da orta dereceli depresyon türü olarak bilinir. Semptomları majör depresif bozukluktan daha az şiddetli olmaktadır.
3. Yıkıcı duygu durum düzenleyememe bozukluğu
Bu depresyon türü özellikle çocuklarda kronik, yoğun sinirlilik ve sık sık öfke patlamalarına neden olur. Bu depresyon belirtileri genellikle 10 yaşta sonra başlar.
4. Premenstrüel disforik bozukluk
Adet öncesinde oluşan bu depresyon türü, aşırı sinirlilik, anksiyete veya duygu durum semptomlarına neden olur. Bunun yanında adet öncesi sendromu (PMS) semptomları da eklenir. Bu belirtiler adetin başlamasından sonraki birkaç gün içinde iyileşir ve hayatı etkileyecek kadar şiddetli olabilmektedir.
5. Tıbbi duruma bağlı depresif bozukluk
Tıbbi durumlar vücutta depresyona neden olan değişiklikler yaratabilir. Örnekler arasında hipotiroidizm, kalp hastalığı, Parkinson hastalığı ve kanser yer alır. Altta yatan durumu tedavi edebiliyorsanız depresyon da genellikle iyileşir.
Majör depresif bozukluğunun kendi içerisinde türleri de bulunur:
1. Mevsimsel depresyon
Sonbahar ve kış aylarında ortaya çıkan ve ilkbahar ve yaz aylarında kaybolan bir tür majör depresif bozukluk olarak tanımlanır.
2. Doğum öncesi ve sonrası depresyon
Doğum öncesi depresyon, hamilelik esnasında ortaya çıkan depresyon türüdür. Doğum sonrası depresyon, doğumdan sonraki dört hafta içerisinde gelişir.
3. Atipik depresyon
Atipik depresyon, majör depresif bozukluk belirtileri gösterir. Tek fark, olumlu olaylara karşısında ruh halinde geçici bir iyileşme görülür. Diğer önemli belirtileri arasında iştah artışı ve reddedilme duyarlılığı yer almaktadır.
Bipolar bozukluğuna sahip olan kişiler manik veya hipomanik
dönemlerin yanında depresyon dönemleri de yaşayabilir.
DEPRESYON KONUSUNDA DESTEK ALMANIZ GEREKİYOR OLABİLİR.
Depresyon mutlaka tedavi edilmesi gereken ve iyileşme oranı yüksek bir ruhsal sorundur.
Panik Atak Nedir?
Panik atak, ani olarak bir panik ya da korku hissinin etkisi altında kalınan bir anksiyete bozukluğudur. Hemen herkes belli zamanlarda endişe ve panik hissi yaşayabilir. Bu his gergin, stresli veya tehlikeli durumlara karşı verilen doğal bir tepkidir. Ancak panik atak bozukluğu yaşayan bir kişi için anksiyete, endişe, panik ve stres duyguları hem düzenli olarak, hem de genellikle belirgin bir sebep olmaksızın ortaya çıkar. Panik Bozukluğu ise panik atak ile ilişkili bir ruhsal rahatsızlıktır. Beklenmedik şekilde tekrarlayan panik atakları, bu atakların gerçekleşmesi beklentisinin ortaya çıkardığı bir kaygı, ve panik atak sırasında gerçekleşen semptomlardan dolayı ölme ya da zarar görme kaygısı nedeniyle hayatın doğal akışına uyum sağlamakta güçlük çekme şeklinde gözlemlenmektedir.
Çocuklarda Panik Atak
Panik bozukluğu, ergenlerde ve gençlerde küçük çocuklarda da görülmektedir. Ancak panik atak ile başa çıkmak özellikle çocuklar ve gençler için zor bir deneyim olabilmektedir.
Şiddetli panik bozukluğu gelişim ve öğrenmelerini etkileyebilir. Panik atak belirtilerini gösteren çocuklar mutlaka uzman bir destek almalıdır.
Panik Atak Belirtileri Nelerdir?
PANİK ATAK KONUSUNDA DESTEK ALMANIZ GEREKİYOR OLABİLİR.
OKB Nedir?
OKB, obsesyon adı verilen takıntılı düşünce, fikir ve dürtüler ile kompulsiyon adı verilen yineleyici davranışlar ve zihinsel eylemlerden oluşan bir ruhsal hastalıktır.
Obsesyon, Kişinin zihnine girmesine engel olamadığı, zihninden uzaklaştıramadığı düşünce, fikir ve dürtülerdir. Kişinin isteği dışında gelirler, kişi tarafından mantıkdışı olarak değerlendirilirler ve yoğun sıkıntı ve huzursuzluğa yani anksiyeteye neden olurlar.
Kompulsiyon,Obsesyonların neden olduğu yoğun sıkıntı ve huzursuzluğu azaltmak ya da ortadan kaldırmak üzere yapılan yineleyici davranış ve zihinsel eylemlerdir.
Obsesif kompulsif bozukluğu (OKB) olan bazı kişiler ise çevresel stres faktörlerinden etkilenmektedir. Kişinin yaşadığı bazı çevresel faktörler ve ciddi hayat değişiklikleri semptomların kötüleşmesine neden olabilir. Bu faktörler şunları içerir:
OBSESİF KOMPULSİF BOZUKLUĞUN BELİRTİLERİ
KENDİNİZDE OKB OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORSANIZ NE YAPMALISINIZ?
Kişinin kendindeki bazı düşünce ve davranışların bir ruhsal hastalığın belirtileri olabileceğine karar vermesi çoğu kez güçtür. Okumuş olduğunuz bu bilgiler kısaca tanıtılmaya çalışılan OKB’nin sizde olabileceğinden şüpheleniyorsanız bir ruh sağlığı uzmanına başvurarak profesyonel yardım talep edebilirsiniz.
SOSYAL FOBİ & SOSYAL KAYGI
Bireyin başkaları tarafından yargılanabileceği/değerlendirilebileceği kaygısını taşıdığı toplumsal ortamlarda mahcup ya da rezil olacağı düşüncesi ve bu konuda belirgin ve sürekli korkusunun olduğu bir kaygı bozukluğudur.
Sosyal Fobinin Belirtileri Nelerdir
Sosyal Fobide korkulan durumla karşılaşıldığında bedensel belirtiler ortaya çıkar. Bunlar yüz kızarması, terleme, ağız kuruluğu, çarpıntı, nefes kesilmesi, nefes darlığı, mide barsak sisteminde rahatsızlık, diyare, kas gerginliği, titreme gibi. Bu sırada aklından geçen düşünceler “güçsüzüm, yetersizim, çirkinim, beğenilmiyorum, sevilmeye layık değilim, hata yapmamalıyım, mükemmel olmalıyım, kaygılı olduğumu belli etmemeliyim, rahat davranmalıyım, kusursuz görünmeliyim, herkesin beğenisini kazanmalıyım” şeklindedir. Bu düşünceler sonrasında oluşan kaçınma belirtileri ise korkulan ortama girmeme, korkulan ortamı terk etme, göz temasından kaçınma, ilgisiz şeyler düşünme şeklinde olabilmektedir.
Ne yapmalıyım? Her şeyden önce SOSYAL FOBİNİN bir hastalık olduğunun kabul edilip destek almanız yaşam kalitenizi arttıracaktır.
Bipolar bozukluk, kişinin ruh hali ve enerjisinin uçlarda dalgalanmasıyla karakterize edilen bir psikolojik rahatsızlıktır. Mani ve depresif dönemler arasında gidip gelme eğilimindedir. Kimyasal dengesizlikler, genetik faktörler ve tetikleyici unsurlar gibi çeşitli faktörlerin etkisi altında gelişebilir. Tanı koymak karmaşık olabilir ve ataklar gözlemlenmelidir. Tedavi genellikle ilaçlarla ve terapiyle yapılır. Hasta ve aile desteği tedavi sürecinde önemlidir. Atakları önlemek için düzenli ilaç kullanımı önemlidir ve hastanın ilaçları bırakma isteği dikkatle yönetilmelidir.
BİPOLAR BOZUKLUK BELİRTİLERİ NELERDİR?
Bipolar bozukluğu bulunan kişilerde aşırı yüksek ruh halinden aşırı düşük ruh haline kayma söz konusudur. Manik belirtilerde enerjinin artması, çok mutlu ve neşeli olma, kendini önemli hissetme ve ajitasyon yer alırken, depresif belirtilerde ise enerji eksikliği, değersiz olduğunu düşünme, özgüven düşüklüğü ve intihar düşünceleri söz konusudur.
Manik belirtiler şunlardır:
Kayıp ve Yas Nedir?
Kayıp denince insanın aklına ilk olarak sevdiği birinin ölmesi gelse de, ayrılıklar, boşanmalar ve kişinin varolan bir rolünü veya becerisini yitirdiği işten atılma, emekli olma, yaşlanma ve hastalanma gibi durumlar da kayıptır.
Kayıp sonrasında kişinin yoğun duygular yaşadığı döneme ise yas dönemi denir.
Kayıp ve Yas Süreci Aşamaları
Kayıp ve Yas Sürecinin Belirtileri
Kayıp ve yas süreci, her insanda farklı yaşanan bir süreçtir, kişiseldir. Her insanın yas sürecinde olduğunu gösteren belirtiler farklı olabilir. Ancak bu kayıp ve yas süreci yaşayan kişilerde görülen bazı ortak belirtiler de vardır. Bu belirtiler fiziksel, duygusal, bilişsel, davranışsal olarak ayırılabilir.
Travmatik Yas Tedavisi
Travmatik yaş olayları sonrasında tedavi süreci, kişinin ihtiyaçlarına ve deneyimlediği travmanın ciddiyetine bağlı olarak farklılık gösterebilir. Aşağıda, travmatik yaş tedavisinde yaygın olarak kullanılan bazı yöntemler ve tedavi seçenekleri verilmiştir:
Travmatik yaş tedavisi, her birey için farklı olabilir ve sürecin uzun sürebileceği unutulmamalıdır. Destek, anlayış ve zamanla, travma sonrası iyileşme mümkündür. Uzmana danışmak, kişinin travmayla başa çıkmasına ve yaşam kalitesini iyileştirmesine yardımcı olabilir.
Sınav Kaygısı Nedir?
Sınav kaygısı; öncesinde öğrenilen bilginin sınav sırasında etkili bir biçimde kullanılmasına engel olan ve başarının düşmesine yol açan yoğun kaygı olarak tanımlanır.
Sınav kaygısı neyle ilişkilidir?
Bireyin sınava yüklediği anlamlar, sınavla ilgili zihinde oluşturulan imaj, sınav sonrası duruma ilişkin atıflar ve sınav sonrası elde edilecek kazanımlara verilen önem sınav kaygısı oluşumu üzerinde etkilidir.
Sınav kaygısının belirtileri nelerdir?
Huzursuzluk, endişe, tedirginlik, sıkıntı, başarısızlık korkusu, çalışmaya isteksizlik, mide bulantısı, taşikardi, titreme, ağız kuruluğu, iç sıkıntısı, terleme, uyku düzeninde bozukluklar, karın ağrıları vs. bedensel yakınmalar, dikkat ve konsantrasyonda bozulma, kendine güvende azalma, yetersiz ve değersiz görme sık görülen belirtilerdir.
Sınav kaygısı yaşandığı nasıl anlaşılır?
Öğrencinin başarısında belirgin bir düşüş gözlenir. Ders çalışmayı erteleme, sınav ve hazırlığı hakkında konuşmayı reddetme vardır. Soru sorulmasından rahatsız olurlar. Dikkat dağınıklığı, odaklanamama, Fiziksel yakınmalarda dikkat çeken bir artış (karın ağrısı, mide bulantısı, terleme, uyku düzensizliği, iştahsızlık ya da tersine aşırı yeme, genel mutsuz bir ruh hali vb.), çok çalışılmasına karşın performans düşüklüğü kaygının varlığını gösterir.
Çok özel ürünler, indirimler ve etkinliklerle ilgili olarak bizden bilgi almak için üye olun.
Danışanlarımıza değer veriyoruz. Mesai saatleri içinde bizi dilediğiniz zaman ziyaret edebilirsiniz.
Kadirli/Kozan/Ceyhan/Andırın/Osmaniye/Kahramanaraş/Adana
Bugün | Kapalı |
Web sitesi trafiğini analiz etmek ve web sitesi deneyiminizi optimize etmek amacıyla çerezler kullanıyoruz. Çerez kullanımımızı kabul ettiğinizde, verileriniz tüm diğer kullanıcı verileriyle birlikte derlenir.